29 Aralık 2013

Kırmızı 2011 İsyan

Kırmızı

İsyan


2011 RedRec

01 Çekilin Başımdan (Feat. Hayko Cepkin)
02 Uyan
03 İsyan
04 Elveda
05 Azat Et
06 Kimsin Sen?
07 Geri (Kaypak)
08 Vazgeçmem Asla


ÇEKİLİN BAŞIMDAN (FEAT. HAYKO CEPKİN)

Çok uğraştınız beni kendinize benzetmek için
Güzel sözlerin içine zehir kattınız.
Dürüstlük diye oyunlar oynadınız hep bana
Aşk adı altında canımı yakınız.

Hangi tutku hangi sevgi örter gerçeği
İhaneti entrikayı, yalan yeminleri

Uzak durun yanaşmayın,
Boş yere konuşmayın,
Anlamaya çalışmayın,
Çekilin başımdan offf...

İnsanlık aşk dilenirken siz israf ettiniz,
Boş vaatlerle oyalayıp çok beklettiniz,
Sevgi yerine nefret tohumu ektiniz
Histeri ve kıskançlıkla canıma yettiniz

Hakkınız yok şimdi düşlerime karışmaya
Siz kalın yerinizde çıkmayın karşıma

Uzak durun yanaşmayın,
Boş yere konuşmayın,
Anlamaya çalışmayın
Çekilin başımdan offf...

Uzak dur, yanaşma...


UYAN

Sona yaklaştırır tutulan her nöbet
Bedenim un ufak, acı müebbet
Kabulsüz dualar taşır gecenin sesi
Çalıyor zaman senden zalimce nefesi

Teslim olma...

Çıkış yok hiç, pusu kurar, yıkar geçer, karanlığa esir alır,

Ölüme alışamadım...

Uyan...

Susuzluğun arttıkça, yaklaşıyor o an,
Her tebessüm yaralayan kahpe bir yalan
İçimi, parçalar koştukça yelkovan
Haritasız bir yol sunar aman vermez zaman

Teslim olma...

Ölüme alışamadım...

Uyan...

İnancın ateşi sönüyor içimde
Senden kalan her anı kanıyor gözlerimde...
Uyan...


İSYAN

Ölüme can verirken kurşunlar
Anaların tırnak diplerinde otlar
Matemin iniltisi ölümün sesi
Ellerinde tutam tutam saçlar

Bu ne soy sop kavgası
Kökünü ara belki bulursun
Kardeşi kardeşe kırdırırken
Seninde soyun kurusun.

Defalarca öldürüp diriltsen, bir mezar bir kefen yeter.
En çorak topraklara gömsen, üstümüzde çiçekler biter.
Ver afyonu, sakla yüzünü, sen söyle son sözünü
Susturduğunu sandığın anda bastığın toprak isyan eder.

Yaz kaptan seyir defterine
Vakit tamam, yelkenler fora
İblisler tepişirken örtü altında
Selam olsun tayfana...

Ablukaya alırken zihinleri
Karanlığa lanet ederiz
Dizginlenmiş kalemler
Zehirli mürekkepleriz

Koy kafese, vur zinciri,
Bildiğimizi esirgemez söyleriz
Sen bezirganın elindeki kukla
Biz kutsanmış delileriz.

Defalarca öldürüp diriltsen, bir mezar bir kefen yeter.
En çorak topraklara gömsen, üstümüzde çiçekler biter.
Ver afyonu, sakla yüzünü, sen söyle son sözünü
Susturduğunu sandığın anda bastığın toprak isyan eder.

Yaz kaptan seyir defterine
Vakit tamam, yelkenler fora
İblisler tepişirken örtü altında
Selam olsun tayfana...


ELVEDA

Bu sana son şarkım
Bu sana son sözüm
Bu akan son gözyaşım
Bu defa elveda...
Elveda...

Aşk kayıp diyar,
Bugün içinde kayboldum
Aşk, ölümle dans,
Uçurum kenarında yürümekti
Bugün düştüm...

Keşke yapmasaydın,
Keşke yapmasaydım,

Aşk dipsiz bataklık,
İçinde çırpınmaktan yoruldum
Aşk bıçak sırtı,
Kesilip kendi kanımda boğuldum..

Her şey bugün bitti...

Elveda...


AZAT ET

Ar damarı çoktan çatlamış kelimeler,
Herkes gülerken bizi lekeler.
Savaşı çoktan kaybettik senle ben
Kan, ter, gözyaşıyla sulandı geceler.

Cellat soğukluğuyla bakarken gözler
Galeyana gelir tüm düşünceler
Dilin tırpan gibi biçerken ruhumu
Taşar beynimden birer birer

Geçmişin nifak tohumları filizlenirken içimizde
Gecelerim kabusların pençesinde
Nefretin bizi öldürmeden önce
Merhamet göster ve beni azat et

Tedavisi olmayan bir hastalık gibi
Verilip tutulmamış, unutulmuş sözler
Zehrini sinsice akıtır içime
Hayat sandığım o tutkulu öpüşler

Boğazımda düğümlenirken cümleler
Enayi düşlerim başucumda bekler
Dilimi kessen ruhum feveran eder
Bedenim vurduğun zincire boyun eğer

Geçmişin nifak tohumları filizlenirken içimizde
Gecelerim kabusların pençesinde
Nefretin bizi öldürmeden önce
Merhamet göster ve beni azat et

Beni azat et..


KİMSİN SEN?

Cennetinde sür sefanı, elbet cehennemi göreceksin.
Temizle örümcek kafanı, yoksa kendi ağında öleceksin.

Hainlik kanına işlemiş,
Dünya etrafında dönüyor.
Seni kimler kahraman etmiş?
Sana bu cüreti kim veriyor?

Bu duyarsızlık kabalık yeter.
Bunca zaman sustum durdum.
Hayrın şerrinden beter,
KES! Dinlemekten yoruldum

Kulağımda yüzlerce yalan ve koynumda koca sinsi bir yılan

Kimsin söyle sen kimsin?
Bu eziyet bu işkence niye?
Küstahlığın, gururundan,
Söyle ne kaldı geriye? Çıplak kral, arsız soytarı
Sende bedel ödeyeceksin.
İktidarının da bir sonu var.
Bir gün o tahttan bir gün ineceksin

Dost gibi davranma sakın, eller bana senden daha yakın

Kimsin sen söyle kimsin?
Bu ucuz oyunlar niye
Utanç, pişmanlık ve nefret
Senden kalan son hediye...


GERİ (KAYPAK)

Bıçak gibi kestin sen tüm hayalleri
Alçakça bozdun sen bütün yeminleri
Yavşak bir tebessüm o taştan yüzünde
Yolunu şaşırıp dönme sakın geri

Kalleşliğin ruhunu beslerken
Bedenini uzak tut benden
Bir kez olsun onurlu davran
Çek çamurlu ellerini üzerimden

Alçak, kaypak, yavşak, korkak...

Korkaklık yatıyor her adımında...
Kaypaklık akıyor her damarında
Cehennemde hesaplaşana kadar
Saklan sen o soğuk mezarında...

Kalleşliğin ruhunu beslerken
Bedenini uzak tut benden
Bir kez olsun onurlu davran
Çek çamurlu ellerini üzerimden

Alçak, kaypak, yavşak, korkak...


VAZGEÇMEM ASLA

Yılmadan, bıkmadan, bu kavgayı bırakmadan
Gelir bulurum
Durmadan, yorulmadan, yenilgiden hiç korkmadan
Bulur alırım

Sönse tüm ışıklar küllerden bir ateş yakarım
Kehanet yalansa hikayeyi baştan yazarım
Karanlık sabahlardan aydınlık geceler doğar
Bu kıran kırana bir savaşsa
Vazgeçmem asla

Resimsiz, isimsiz, soysuz namertlerden korkmadan
Yolu ararım
Arsıza, hırsıza, onursuza meydanı bırakmadan
Yine yaparım

Sönse tüm ışıklar küllerden bir ateş yakarım
Kehanet yalansa hikâyeyi baştan yazarım
Karanlık sabahlardan aydınlık geceler doğar
Bu kıran kırana bir savaşsa
Vazgeçmem asla

Hiç yorum yok: